Yine ana tahtada yer alan “milestone” bölümü, bazı konularda belirli başarıları yakalamış oyunculara fazladan puan veriyor. En fazla üç milestone alınabiliyor. Yanındaki “awards” bölümü ise, oyun sonunda bazı konularda önde olan oyuncuya ek puan vermeye yarıyor; yani o kişi kendiniz değilseniz girişmeyin (elbette en mantıklısı oyunun sonuna doğru bunlara para yatırmak, ancak sadece üç award verilebiliyor ve giderek pahalılaşıyor).

Ana tahtanın dış çerçevesi ise zafer puanınızı gösteriyor. TM’ın en beğendiğim özelliği, pek çok oyunda bulunan zafer puanının yenilikçi kullanımı. “Terraforming Rating” ya da TR olarak geçen puanınız, aynı zamanda size her tur başı para sağlıyor. Bu yüzden diğer oyunlardaki gibi oyun başında görmezden gelip, oyun sonunda abanacağınız bir kaynak değil. Bu sayede de Mars’ı yaşanabilir bir yer haline getirerek puanınızı artırmak daha önemli bir hareket oluyor.

TR? Biri Total Recall Mu Dedi?

Oyunda ayrıca izleyebileceğiniz bazı yöntemler basitçe şöyle:

• Şehir ve yeşil alan kurmak. Konumlarına göre puan sağlayan bu hamleler, oyunda bu işe yarayan pek çok karttan bazılarını kullanarak ya da kartsız, yüklü miktarda kaynak harcayarak yapılabiliyor. Oyun başında emeğinizin tam olarak karşılığını vermeyen bu yöntemi, bazı kalıcı bonusları ve ucuzlatma kartlarını yakalarsanız inanılmaz verimli hale getirebiliyorsunuz. Bu yöntemin genel kuralı olarak, yeşil alan kurumu oyun başında TR artırmak için daha etkili iken, şehir kurumu oyun sonunda yüklü puanlar sağlayabiliyor. Ayrıca okyanus tileları en çok sizin işinize yarayacağı için onları da siz koymak durumunda kalıyorsunuz ama bunun puanlarını toplamanızın elbette hiç bir sakıncası yok.

Oyuncu tahtası.

• Üretim tesisleri ve farklı binalar kurmak. Binaları haritaya değil, kendi önünüze kart açarak kuruyorsunuz (ki bu bence kaçırılmış bir fırsat, binaya abanan oyuncuların haritada pek bir varlığı olmuyor). Binalar genellikle üretim kapasitenizi artırıyor ve işin güzeli, kaynaklardan ikisi; çelik ve titanyum, bina kartlarını sol üstteki açma maliyetlerini ciddi şekilde düşürüyor. Böylece düşük olan para üretiminizi kompanse edebiliyorsunuz. Bu yöntem çok çeşitli kartlarla desteklendiği için kendi kendini sürdürebilen bir yol, ancak puan katkısı çok fazla olmadığı için oyun ortalarında biriken kaynaklarınızı puana dönüştürebilen mavi kartlardan yakalamanız lazım. Açılan bina dahil pek çok kart oyun sonunda puan veriyor ama kazanmak için kesinlikle yeterli olmayacaktır.
• Terraforming teknolojileri geliştirmek. Açtığınız bina harici yeşil kartlar, Mars’ı daha yaşanabilir bir yer haline getirmek için farklı fikirleri barındırıyor. Bu tip kartlar da binalar gibi çok çeşitli ve gerek kaynak üretimi (özellikle enerji, ısı ve yeşil alan yapılmasını sağlayan bitki kaynağı) gerekse bazı bonuslar içerebiliyor. Bu tip kartlarda bina ikonu yerine ilgili teknolojinin ikonu yer alıyor ve bazı çok güçlü kartlar ancak gerekli ikonlara sahip yeterlince kart açtıysanız kullanılabiliyor. Bazı bonuslarla kendi başına da yeter hale getirilebilen bu yöntem, hibrit olarak da kullanılabiliyor.
• Saldırı. Oyunda az bir miktar kart da diğer oyunculara saldırıyor. Kimi kart kaynak çalarken, kimi de kaynak üretimini baltalayabiliyor. Saldırı kartları kendi başına bir kazanma yöntemi değil ama bu kartların kullanımı önde giden oyuncuyu baltalamak adına çok önemli.

Yoksa The Martian mı?

Açıkçası bu yöntemler benim isimlendirmelerim ve inanın oynarken sayısız kombinasyonunu yapabiliyorsunuz. Ancak bu yöntemleri seçerken serbestsiniz dersem yalan olur. Oyunda üç şey sizi bu yöntemleri seçmeye zorluyor. Birincisi, oyun başında seçtiğiniz şirket kartınız. Oyunda çok çeşitli şirket var, ancak her oyuncu bu kartlardan rastgele dördünü çekip birini seçiyor. Her şirketin başlangıç parası ve farklı bonusları var ve bu sizi bazı yöntemlere itiyor. Bazı şirketler çok keskin özelliklere sahipken, bazıları ise size bolca para verip ne yapacağınıza pek karışmıyor. Bu anlamda oyunun asimetrik bir yapısı var diyebilirim.

Bu tip düzenleyici aparatlar gerçekten yardımcı oluyor.

İkincisi ise oyun başında gelen kartlar. Oyunda hiç bir kartın bir eşi olmadığı için, oyun başında istediğiniz kartların gelmemesi büyük bir olasılık. Bu kartlardan önemli bir kısmının da, hangi yöntemi izlerseniz izleyin, oyun başında kullanmak için hiç uygun olmadığını hesaba katarsak, başlangıç seçenekleriniz oldukça kısıtlı oluyor. Bu da sizi bir konuda sivrilmeye itiyor.

Üçüncü konuda yine ikincisiyle ilintili olarak, diğer oyuncuların yönelimleri. İki ya da daha fazla oyuncunun aynı yönelimde olmaları, hem draft sırasında kart bulma sorunu yaratıyor, hem de haritada yer bulma rekabeti başlatıyor. Genel anlamda diyebilirim ki, az sayıda insanın kullandığı metodlara yönelmek daha avantajlı. Ama bunun da bir istisnası var ki, başka oyuncuların hamlelerinden bonus sağlayan kartlar açmak. Bu sayede sizinle aynı yöntemi izleyen oyuncuların size katkı yapmasını sağlayabiliyorsunuz.

Mars’ı da Dünya’ya Çevirmek Zorunda mıyız?

Anlayacağınız, TM’da diğer pek çok kart oyunu gibi şans faktörünün büyük etkisi var. Elinizden geçecek kart sayısının yüksek olması, bu faktörü bir dereceye kadar kontrol altına tutabilmenize olanak sağlıyor. Özellikle de kart içeriklerine bir miktar hakim olmaya başlarsanız. Ama oyun başlamadan “bu sefer şu taktiği deneyeyim” demeniz mümkün değil. Elinize göre bir taktikle başlıyorsunuz ve genellikle oradan yürüyorsunuz. Tabii ki bunun pozitif tarafı olarak da oynadığınız hiç bir oyun birbiriyle aynı bir seyirde olmuyor. Tekrar oynanabilirlik bir hayli yüksek.

Sonuç olarak TM fena bir oyun değil ama şans faktörünün yüksek olmasından hoşlanmıyorsanız ya da ağır oyunlar size göre değilse uzak durmanızı tavsiye ederim. Geride kalan gruptansanız, oyun sizin için büyük bir potansiyel taşıyor. Benim için tek hayal kırıklığı, oyunun tematik yönünün zayıf kalması, yani kendinizi Mars yüzeyinde hissettirmiyor. Örneğin oyunun başlarında düşük oksijen seviyesinin ya da ısının sizi daha çok zora sokmasını beklerdim. Bu anlamda da TM’ın yarattığı büyük hype’ı hakettiğini düşünmüyorum ama kesinlikle denemeye değer bir oyun. Severseniz de kendini tekrar tekrar oynatacaktır. Oyunun bir de Hellas & Elisium adında yepyeni bir genişleme pakedi çıktı, fakat oyunu genişlettiğini düşünmüyorum. İki yeni harita ve farklı award ve milestonelar içeren TM: H&E, oyunda haritanın dediğim gibi çok da önemli olmamasından dolayı ciddi bir yenilik getirmiyor ve eğer vanilya versiyonu tüketmediyseniz kesinlikle şart değil.