Zombicide: Black Plague – Zombiler Beynimizi Yiyecek!

Bir dönem zombiler çok popüler olmuştu, ardı ardına bir sürü (iyili-kötülü) film çekildi, The Walking Dead dizisiyle hanelerde düzenli boy gösterir oldular, yazgısı, çizgisi derken kutu oyunları da elbette bu furyadan nasibini aldı ve pek çok zombi temalı oyun tasarlandı. Zombicide: Black Plague zombi temalı kutu oyunlarının iyi örneklerinden bir tanesi. Bu familyanın ilk oyunu Zombicide, Zombicide: Black Plague’in çok yakından akrabası, benzer mekanikleri kullanıyorlar ama Zombicide günümüzde bir zombi istilası olsa ne olurdu üzerinden hikayesini anlatırken, Zombicide: Black Plague ortaçağ soslu fantazyayı kendisine mekan belliyor. Büyücüler, savaşçılar, düz ortaçağ vatandaşları, orklar, cüceler, elfler ve karşılarında irili ufaklı bir sürü zombi var, hayasızca bir akın olmuşlar üzerinize geliyorlar.

Oyun 1 ile 6 kişi arası oynanabiliyor. Oyuncular hep beraber sağ kalanları oynuyorlar ve tam bir dayanışma içindeler, takım halinde kazanılıp, takım halinde kaybediliyor. Zombilerin kendi kendilerine oynama şablonları var, Zombicide: Black Plague’nin yapay zekasına karşı oynuyorsunuz yani. Oyunda farklı farklı görevler var, görev başına az çok iki saat sürüyor. Bir kere tadını alınca veya fena halde kaybedince tekrar oynama isteği şiddetli oluyor, her oturumda birkaç görev oynama ihtimaliniz yüksek, tüm günü (geceyi) başında geçirebilirsiniz. Zombicide: Black Plague tasarımcıları, Raphaël GuitonJean-Baptiste Lullien ve Nicolas Raoult. Oyun, CMON Limited ve Guillotine Games tarafından basılıyor ve dağıtılıyor.

Zombicide: Black Plague temponun ve heyecanın çok yüksek olduğu bir oyun. Oyunun başında tek tük belirmeye başlayan zombiler zaman geçtikçe akla zarar kalabalıklıkta bir ordu haline geliyorlar, kahramanlar o kritik eşiği aşmadan görevlerini başaramadılarsa zombi denizinde boğuluyorlar. Oyunda başarılı olmak için sadece görevi yapmak yetmiyor, herkesin sağ salim görevin çıkış noktasına ulaşması da lazım, bu da haliyle ayrı bir zorluk ve planlama ihtiyacı ekliyor oyuna. Zombicide: Black Plague oyuncu işbirliği, zar atma, değişen oyun tablası ve farklı oyuncu özellikleri mekaniklerini kullanıyor. Oyundaki görevler genelde kilitli odalara girip, bir takım eşyaları toparlayıp, zombiler beyninizi yemeden masanın belirlemiş bir noktasından kaçmak şeklinde gerçekleşiyor. Kutudan birbiri ile bağlantılı, gittikçe zorlaşan ve sade bir üst hikaye anlatan 11 tane görev çıkıyor. Zombicide: Black Plague’nin yeniden oynanabilir kılan en büyük alameti harikası farklı karakterlerle oynamak. Her karakter birbirinden oldukça farklı işler yapıyor ve karakter değiştirince değişik bir oyun oynadığınız hissi çabuk geliyor.

Oyunun Oynanışı

Her kahramanın belli sayıda faaliyet puanı var (genelde üçle başlanıyor) bu puanlarla hareket etmek, odaları aramak, kapı açmak/kırmak, erimli silahınız varsa uzaktan, yoksa yakından zombilerle dövüşmek gibi işler becebiliyor. Kahraman deneyim kazandıkça faaliyet puanı arttığı gibi bazı kendisine has özellikler de kazanabiliyor. Kahramanlar geliştikçe aralarındaki ayırım ve oyun tarzı gittikçe değişmeye başlıyor. Zombilerin kendi oynama şablonları var demiştim, her zombi kısıtlı entellektüel kapasitesi sebebiyle kabaca ya yürüyor ya da beyninizi yemeye çalışıyor. Bence oyunun güzel bir özelliği, hazırlanmış şablonlar sayesinde bir oyun yöneticisine gerek duymaması. Bu bir yandan da çok tematik tabii. Sonunda karşınızdakiler aslen zombi, belirli kısıtlarla hareket etmeleri ve muhakeme yapamamaları normal geliyor insana. Zombiler, temel olarak ses ve görüntü izliyorlar. Bir zombi bir karakteri görürse ona doğru ilerlemeye başlıyor. Yok eğer kimse görünmüyorsa en çok gürültü neredeyse oraya yöneliyorlar.

Oyun tablası oluşturulurken görev size hangi noktalardan zombilerin gelecek olduğunu gösteriyor. Her zombi turunun başında masaya yeni ne kadar zombi ekleneceğinin belirlenmesi için kart çekiliyor. Bu kartta kahramanların o andaki deneyimine göre kaç ve ne tip zombinin geleceği yazıyor. İlk turlar sessiz bile geçebilirken oyunculardan herhangi bir tanesi bir üst seviyeye ulaşırsa daha kalabalık ve/veya hızlı ve/veya dayanıklı zombiler de ortaya çıkmaya başlıyorlar. Bir üst seviyeye bir kahramanın çok fark atarak çıkmaması oyuncuların çok dikkatli koordine etmesi gereken bir taktik olarak karşımıza çıkıyor. Zira oyun karakterlerin seviyesinin ortalamasını dikkate almıyor, en yüksek seviyedeki kahramana göre tüm masaya zombi dolmaya başlıyor. Bu durumda bir kahraman diğerlerine ciddi bir fark atarak üst seviye çıktıysa, diğerleri onu yakalayana kadar çok geç olabiliyor. Parti hazır değilse birkaç üst seviye kart tüm umutları söndürüyor.

Oyunun tüm bileşenleri çok çok güzel. Tablada ne oluyor, ne bitiyor gözünüz rahatlıkla seçiyor, kurması, kaldırması da rahat. Oyunda kullanılan figürler gerçekten nefisler, sadece minyatürleri için bile alınabilecek kalitedeler. Her kahraman için bir tane karakter tepsisi var, bu tepsiye karakter kağıdını ve donanımlarını koyuyorsunuz. Kahramanın kalan canı, sırt çantası, mevcut deneyim miktarı ve özellikleri pratik bir şekilde bu tepsi ile tutuluyor. Oldukça iyi tasarlanmış bir parça bu, karaktere takabildiğiniz tüm donanımlar kendilerine ayrılmış yere oturuyorlar, sırt çantanızı kolay kontrol edebiliyorsunuz, oyun içinde karakterle ilgili bir şey lazım olduğunda hemen ulaşabiliyorsunuz. Kural kitabı biraz zorladı beni, çok fazla kural da yok aslında. Nedense her şeyi bir okuyuşta anlayamamıştım. Uygulamaya geçince güzel akıyor ama, herhalde biraz dağınık geldi kurgusu.

Zombicide: Black Plague

Zombicide: Black Plague’yi FRP geçmişli grubumla oynadık… çok eğlendik ama tam kesmedi. Tüm fantazya şaşasına rağmen aslen bu bir asmalı-kesmeli kutu oyunu. Az biraz karakter gelişimi ve donatımı olsa da rol yapma oyunu olmaya yaklaşmıyor. Yanlış anlamayın, öyle bir iddiası ve pazarlaması da kesinlikle yok oyunun, biz görünce biraz o şekilde kurulduk nedense. Bileşenleri görüp siz de gaza gelebilirsiniz, beklentiniz yanlış olmasın diye uyarmak istedim.

Genişleme Paketleri

Oyun, genişleme paketleri ile kapsamı ciddi artan ve oynanışı renklenen bir yapıya sahip. Karakter paketleri çok güzel tasarlanmış ve farklı özelliklere sahip karakterlerle göz ve oyun zevkine çeşitlendiriyor. Buna karşılık oyunda daha dramatik değişiklik yapanlar ek zombi paketleri. Değişik kurallı dev zombiler, yeni ölübükücüler (necromancer), okçu zombiler, yaşayanölü kurtlar, kargalar vs. derken oyunun zorluk derecesi ve zevki çok artıyor. Oyunun iki tane de esaslı (oyun mekaniklerini değiştiren) eklenti paketi var, Wulfsburg ve Green Tide.  Wulfsburg ile masaya yükseklik mekanikleri geliyor, kulelere tırmanabiliyorsunuz. Green Tide’da ise orklar kabileler halinde yaşayan ölüye dönüşüyor, masanın dışında toplaşıp toplaşıp bir anda “Whaaggh’ım o kadar yeşildi ki!!” diye nara atarak kahramanların üstüne bir zombi deryası olarak çöküyorlar.  Almak zorunda değilsiniz elbette, ana oyun da gayet güzel ama benim gibi tadına doyamaz ve fazlasını isterseniz eklentiler gerçekten faydalı oluyor. Tek dert tabii parasal, fiyatlar hızla yükseliyor, Zombicide: Black Plague’ye ek almak yerine yeni oyunlar almayı tercih edebilirsiniz.

Zombicide: Black Plague türünü çok iyi bir örneği olan yüksek tempolu bir zindan keşfetme, bol bol yaratık kesme oyunu. Tür ilginizi çekiyor ise çok hoşunuza gideceğine emin gibiyim, gönül rahatlığı ile tavsiye ediyorum.

Yorumlar