Málmhaus – Alışılmışın Dışında Bir Metal Filmi

İzlandalı yönetmen Ragnar Bragason’un 2013 yılında gösterime giren filmi Málmhaus (“Metalci”), Kuzey Avrupa metal kültürüne yaptığı göndermelerin yanı sıra, izleyiciyi İzlanda’nın ıssız, kasvetli topraklarıyla buluşturuyor. Film, görsel açıdan gerek soluk, kasvetli filtreleri, gerekse brutal açılış sahnesiyle metal konulu bir filmde görmeyi bekleyebileceğimiz pek çok unsura sahip. İzlanda çorak arazileri, gri semaları ve zift ile boyanmış siyah kilisesiyle herhangi bir efekt gerektirmeden filmin bu atmosferine yeterince katkıda bulunuyor.

Filmin konusu ise görselliğine tezat bir şekilde gelişiyor. Abisinin ölümü üzerine onu örnek alarak metalci olmaya karar veren 12 yaşındaki genç Hera Karlsdottir, kiliseye gitmeyi bırakır, kıyafetlerini yakar, abisinin Iron Maiden tişörtlerini ve gitarını kuşanarak yollara düşer. Film bu noktaya kadar, filmlerden ve müzik kliplerinden alışık olduğumuz “coming of age” klişelerini kullanır. Fakat bu film, ana karakterin yollardaki maceralarını ve romantisize edilmiş bunalım sahnelerini izleyeceğimiz bir film değildir.

malmhus2

Bildiğimiz Filmlerden Değil

Film bu noktadan sonra bir tür kırılması yaşar. Hera Karlsdottir, şehre giden otobüse binemez. Kendisini 10 sene sonra aynı otobüs durağında, binmeyeceği otobüsü beklerken buluruz. Abisinin ölümünden beri kendisini metal dergileri okumaya ve duvarının her santimini grup posterleriyle kaplamaya adamıştır. Gündüzleri ailesinin çiftliğinde inek tezeği temizler, geceleri taşkınlık ve ayyaşlıklarıyla köy halkını bezdirir. Filmin aşağı yukarı bütün konusu karakterin ne kadar havalı olmadığı üzerinedir.

metalhead1

Fakat ana karakterinin taşkınlıklarının metal kültürü üzerinden gösterilmesine rağmen, filmin genel kanısı kesinlikle metal kültürünün özünde taşkınlık olduğu yönünde değildir. Tam aksine, filmde Black Metalin çıkış zamanları yapılan satanist avı televizyon belgeselleri, kalitesiz kaydedilmiş demo kasetler, kendilerini müzik stüdyosu olarak tanıtan üç Norveçli çocuk gibi nişe hitap eden göndermelere yer verilir. Film yazarlarının müzik kültürü ile aşina olduğu bellidir. Her ne kadar film içerisinde gülünç bir kontekstte gösterilse de, karakterin yüzündeki corpse paint de oldukça başarılıdır.

Hangi grupları mı dinlerim? Nereden başlasam ki? Iron Maiden, Leppard’ın ilk zamanları, Diamond Head, Celtic Frost. Venom’u da çok severim, özellikle bir konser grubu olarak.

Post-Black Metal

Film, İzlanda dışında pek tanınmasalar da oldukça kaliteli aktörlere yer veriyor. Ana karakterin babası rölündeki Ingvar Eggert Sigurðsson, yine bir kara mizah/drama filmi olan Atlar ve İnsanlar (Hross í oss) filminde de rol almış. Filmin oldukça başarılı müzikleri ve ana karakterin Svarthamar isimli demosunun bestesi, İzlandalı sanatçı Pétur Ben’e ait.

Málmhaus görsel olarak ve yaptığı referanslara oldukça tatmin edici bir film. Türün dışına çıkılması filmi her ne kadar farklı kılsa da, film sadece bunun üzerinde duruyor gibi, ve ana karakterin iç çatışmasına, neden şehre inmediği gibi detaylara fazla yer verilmemiş. Filmin genel hissiyatı, müzikleri ve özellikle kapanış şarkısı Svarthamar için post-black metal desek çok yanlış olmaz sanırım. Genel olarak ele alındığında oldukça başarılı bir film, tavsiye ederim.

Konuk Yazar: Doğa Bayran

Yorumlar