Progressive Rock 101 – 70’ler Progressive’ine Giriş #2
Geçen yazıda size beş albümden bahsetmiştim. Şimdiyse sıra diğer beş albümde. Böyle sunmamın sebebi ilk başta on albüm seçmiş olmamıza rağmen tek bir yazı için fazla uzun olacağıydı. Bu yüzden iki kısma bölmeye karar verdik. Hoş bu on albümü seçerken bile neler neler atladık ama kusurumuza bakmayın. Zira bir seçim yapmamız gerekliydi. Neyse konuyu uzatmadan listemize girelim:
Emerson Lake & Palmer – Trilogy
Bu yazıyı hazırlarken en çok zorlandığım albüme “merhaba” diyin. Bu listede her albümü ayıran özel bir şeyler olmasına dikkat etmeye çalıştık. Bu albümde de o var ama nasıl söylesem, bir türlü kelimelere dökemedim.
Üç kişilik gruplarda geçen hafta Rush örneğini vermiştim bir efsane olarak. Onlar eğlenceli progressive’i sadece üç kişi yapmalarıyla ünlüler. Bu üç deha ise daha ağır bir progressive’i sadece üç kişi icra ediyorlar. Hepsi ayrı bir üstat olan bu üçlüyü dinlediğinizde neden kelimelerde bu kadar zorlandığımı sizde anlayacaksınız.
Pink Floyd – Wish You Were Here
Ben: “Ya Floyd koymakta çok kararsızım. Zira bu listeyi hazırlarken saf kan progressive olan grupları göz önüne almaya çalışıyoruz. Floyd’u eğer alırsak pek çok ismi de bu listeye almamız gerekir.”
Can: “Ama Floyd sence de progressive’in oturduğu dönemlere geçişin görülmesi açısından uygun bir grup değil mi?”
Ben: “Haklısın. Her ne kadar Syd dönemi Psychedelic ile müziğe bulaşmış olsalar da, yaptıkları müziğin progressive’e kaydığı bir gerçek. Hoş bu noktaya itiraf edebilecek kişiler olabilir ama… Dediğin gibi, bu geçişi göstermemiz lazım. Hem Pink Floyd benim için çok özel bir gruptur o yüzden de hiç bir itirazım yok bu işe. Peki hangi albümünü koymalıyız?”
-Dakikalarca süren beyin fırtınası sonunda-
Ben: “Abi bence Wish You Were Here’ı koyalım. Hem ağır değil hem de Syd’in anıldığı albüm olarak grup tarihinde duygusal açıdan çok önemli bir albümdür.”
Can: “Haklılık payın var ben de çok severim. Hadi bunu koyalım gitsin yoksa bu tartışma çok daha uzar.”
Bu konuşmamızın fazlasıyla özetlenmiş hali. Konu Floyd ve Progressive Rock olunca konuşma uzar gider, ama onlarsız da bu liste asla olmaz. Her ne kadar David Gilmour hayranı olsam da Pink Floyd’u Pink Floyd yapan adam Syd Barret’ın anıldığı albümdür bu. Eğer Syd akıl sağlığını kaybetmeseydi belki de çok daha farklı bir Floyd görebilirdik ama bu buranın konusu değil. Wish You Were Here şarkısı da Syd’e yazılmış olsa da -ki albümün en çok bilinen şarkısıdır- işin progressive yönünü görebilmeniz açısından kendisinin asıl anıldığı Shine On You Crazy Diamond (1. 3. ve 5. baş harfleriyle Syd yazılması bile bir göndermedir) bu albümde asıl tavsiye ettiğim şarkıdır başlamanız için ki albüm Shine On You Crazy Diamond (Part 1-5) ile başlayıp Shine On You Crazy Diamond (Part 6-9) ile bitiyor. Vaktiniz yoksa ilk şarkıyı dinleyin merakınız gidermek için ama varsa bütün albümü baştan aşağı olduğu sırayla dinleyin. Pink Floyd müzik tarihinde çok önemli bir grup ve bu albüm onların kalitesini gösteren yapımlardan biri.