“Bu dünya, belki de bir başka gezegenin cehennemidir”

-Aldous Huxley

Ünlü yazarın bu lafı, şüphesiz ki Dünya’nın ne kadar yaşanabilir olduğunu sorgulamak amaçlıdır. Ancak bizim gibi bilimkurgu ve fantastik kurguya düşkün olanlar ve sayısız Cehennem tasviri görmüş olanlar için bu lafı doğrudan, sözcük anlamı ile kabul edip etmemek imkansız.

Cehennem tasvirlerinden bahsederken de doğal olarak Dungeons & Dragons sisteminin ünlü Baator (Nine Hells-Dokuz Cehennem) aklımıza gelmemesi düşünülemezdi. Baator yazılarında da göreceğiniz gibi esasında Baator, Dante’nin Cehennem tasviri ile Hristiyan mitlerinin oldukça büyük benzeridir.

Huxley’in bu sözünden ilerlerken, Baator’un katlarının da Dünya’mızın geçirdiği çeşitli evreler ile çok büyük benzerlikler taşıdığını fark etmemiz uzun sürmedi. Hatta daha da ileri giderek yaşadığımız çağın, Cehennem’in hangi katına denk geldiğini bile net olarak fark ettik. Başlayalım mı?

1 – Avernus

Avernus tanımları oldukça nettir. Gökyüzünden yağan ateş topları, aşırı sıcak, son derece ölümcül (Cehennem’de ölümcül olmayan yer mi var?) bir yer. Tabi tasvirlerde Styx nehrinin de Avernus’tan geçtiği anlatılsa ve o dönemde nehirler olmasa da belirgin bir şekilde Dünya’nın ilk oluştuğu zamanı işaret etmektedir. Aşağıdaki videonun 7. dakikasına bakarsanız birebir aynı olduğunu fark edeceksiniz.

https://youtu.be/Go1UGTUNPtE?t=419

2 – Dis

Oldukça sıcak taşlar ve metallerden oluşan fakat göz alabildiğince düz bir yer olarak tasvir edilen Dis, Dünya şekillendikten sonra henüz yeni soğumaya başlamış halini andırıyor.

3 – Minauros

Pis bir bataklık, zehirli sisler, boğucu bir hava. Dünya’nın biraz daha soğumaya başlayıp, atmosferinin oluştuğu ve sonrasında da yaşamın ortaya çıkmaya başladığı zamana oldukça benziyor. Bu videonun da 7. dakikasına bakmanızı tavsiye ederim.

4 – Phlegethos

Volkanlar ve küllerden oluşan bir yerdir. Birinci kattaki gibi gökten gelen ateş toplarından değil, yerin altından çıkan volkanların patlamalarından dolayı sıcak olduğu konusundaki farkı net  görebilirsiniz. Artık Dünya’nın şekillendiği ve kendi volkanik, tektonik aktivitelerinin olduğu ara dönemlere benzemektedir.

5 – Stygia

Dünya’ya suyun astreoid ve kuyruklu yıldızlar aracılığıyla geldiği, sonrasında bu su sayesinde Dünya’nın soğuduğu biliniyor. Bir önceki dönemdeki volkanik aktiviteler dağları ve derin çukurları oluşturmuş, bu donemdeki sular ise alçak yerleri doldurup denizlere, okyanuslara dönüştürmüştür.

Bunun sonucunda Dünya’nın çok uzun sürelerle ölçülen iklim değişiklikleri ortaya çıkmıştır. Bunların en bilineni şüphesiz Buz Çağları’dır.

Stygia ise tam olarak budur. Tamamen donmuş bir yer, altında devasa bir okyanus ve içinden geçen nehirler. Belirgin bir Buz Çağı benzeşmesi görülmektedir (videoda 1.20 dk’dan sonrasına bakabilirsiniz).

6 – Malbolge

Baator’da en çok değişen bölgedir. Ancak temelde bozunmuş doğayı temsil eder. Sıklıkla da yuvarlanan kayalar ve depremlerle özdeşleştirilir.

Dünya’nın yaşam başladıktan sonraki dönemi ile oldukça büyük benzerlikler göstermektedir. Cehennem için bile garip olabilecek varlıklara ev sahipliği yapar.