Rol Yapma Oyunlarında Süper Kahramanlar #3: Oyuncu Tipleri
6- Hikayeci
(Storyteller)
Hikayeciler ve metod oyuncuları, rol yapma oyunlarının “oyun” bölümüne çakılıp kalmış kişilerce sıklıkla birbirine karıştırılır. Onlara göre her ikisi de gereğinden fazla rol yapıp kafa şişiren şahıslardır. Oysa bu iki oyuncu tipi motivasyonları sebebiyle birbirinden çok farklıdır. Metod oyuncuları için karakterlerinin gelişimi ve davranışları çok önemliyken hikayeciler için önemli olan şey ise; kurgudur. İçinde bulundukları hikayenin hayranı oldukları kitap, dizi ya da filmler gibi şekillenmesini, hikaye örgülerinin sürprizlerle bezeli olmasını isterler.
Eğer ki hikayeci oyuncularınıza birazcık da güç delisi ya da taktisyen damarı karıştırabilirseniz süper kahraman türü oyunlarınızın vazgeçilmez oyuncusu haline geleceklerdir. Fakat bunun kolay olduğunu sanmayın! Zira tıpkı metod oyuncuları gibi onlar da sistem ve kurallara karşı ilgisiz oldukları gibi, bazı durumlarda zar atmaya direnç bile gösterebilirler. Zira hikayenin akışı onlar için asıl önemli olan şeydir. Zar atmaya ne gerek vardır ki?
Hikayeciler arkaplanı daha bir dramatik karakterleri canlandırmayı severler. Bu sebeple karakter hazırlarken ona bol bol drama yapabileceği, trajik bir orijin hikayesi olan karakter yaratmasında yardımcı olun. Bununla da kalmayıp onu oyun süresince karakterinin geçmişinden gelen sorunlarla boğuşmak zorunda kalacağı sahneler hazırlarsanız demeyin keyfine.
Hikayeci, her ne kadar hikayeyi ilerletmek için elinden geleni yapsa da, bazen burnunun dibindeki ipuçlarını kaçırarak oyundaki tüm NPC’lerle konuşmaya başlayabilir ve oyunu masadaki herkese zindan edebilir. Bu yüzden hikayenin ilerlemesi için kritik olan ipuçlarını oyunculara vermek için ayak sürümemeye çalışın. Verin gitsin.
7- Gündelik Oyuncu
(Casual Gamer)
Gündelik oyuncular sıklıkla acemi oyuncularla karıştırılır. Ancak durum kesinlikle bu değildir! Acemi oyuncu, bir süre hobiyi gözlemledikten sonra burada saydığım tiplemelerden birine dönüşecektir. Gündelik oyuncu ise acemilik dönemini atlatmış, ancak o masaya oturma sebebinin arkadaşlarıyla zaman geçirmek ve ortamda takılmak olduğuna karar vermiştir. Bunun kesinlikle yanlış bir tarafı yoktur!
Gündelik oyuncuya yönelttiğiniz “Defansın kaç?” sorusuna karşılık son 10 oyundur önünde duran aynı karakter kağıdına her seferinde ilk kez görüyormuş gibi bakması kurallara olan ilgisizliğini gösterir, ancak bu göz ardı edilebilir. Asıl sorun, çoğunlukla ortada dönen hikayeden tamamen kopuk olmalarıdır. Bazıları cep telefonuyla yetinmeyip şansını zorlayarak televizyon açmayı bile deneyebilir!
Ancak eğer süper kahraman türü bir oyunda masanıza oturan gündelik oyuncunun mutlaka, ama mutlaka çizgi romanlar, çizgi diziler ya da filmlerle bir dereceye kadar ilgili olması gerekmektedir. Aksi takdirde gündelik oyuncu aşırı sıkılacak, başta kendi olmak üzere herkesin dikkatini dağıtacak kareketler yapmaya başlayacaktır. Önceki yazılarımdan birinde belirttiğim gibi; süper kahraman türü hikayeler fantezi türüne göre daha zor hazmedilebilen elementler içerir.
Son olarak: Süper kahraman türü oyunlarda diğer oyunlardaki gibi asgari karakter limiti falan yoktur. Oynamak için illaki 4 ila 6 arası oyuncu gerekmez. Zira oyuncu sayısına endeksli tasarlanmış zindanlar ve savaşlar yoktur. 2 oyuncu (superhero team-up) ile bile son derece keyifli oyunlar oynayabilirsiniz.
Saydığım sebepler göz önüne alındığında, süper kahraman türü oyunlarınızda gündelik oyuncuları masanızdan uzak tutmanızı tavsiye etmeme gerek kalmamıştır sanırım.
Bu konuyla ilgili görüş, itiraz ya da oyunlarınızdan anıları paylaşmak isterseniz, yazının altındaki yorumlar bölümünü kullanabilirsiniz.
Benzer Yazılar
