Diyelim ki rol yapma oyunlarına hevesli grubunuz var ya da bir şekilde toplamayı başardınız. Hatta üstüne üstlük kılıç ve büyü değil de süper kahraman türü bir oyun oynamaya hepsi sıcak bakıyor! Vay canına… Öncelikle sizi içtenlikle tebrik ederim! Zira güzel yurdumuzda oldukça zor bir araya gelen bir grup oluşturmayı başarmışsınız. O halde bu yazı dizisinin oyuncu türleri ve adaptasyon sorunlarını konu alan önceki bölümlerini okumaya başlayarak hayatınızı kolaylaştıracak pek çok tüyo alabilirsiniz. Efendim? Onları zaten okumuş muydunuz? Ne? Aylardır bu yazı dizisinin devamını yazmadığım için boyum mu devrilsin? Ya tamam kızmayın, yeni konuyu hemen irdelemeye başlıyorum! Bu bölümün konusu; hikayenizin geçeceği evren!

Hikaye Evreni ve Türden Bağımsız Senaryolar

Her şeyden önce şunu belirtmeliyim ki; bence iyi bir rol yapma oyunu senaryosu hikaye evreninden, hatta türden bile bağımsız olmalıdır. Senaryonuzdaki güç odaklarını, karakterleri, entrikaları ve yüzleşilecek tehditleri evrenden bağımsız olarak tasarlayarak her tür rol yapma oyununda biraz değiştirerek kullanabilmelisiniz. Senaryonuz o hikaye evreninde yer alan kendine has bir şeyi temel olarak alıyorsa o başka tabi. Ancak bu gibi senaryoların da genelde tek atımlık (haydi 3 olsun) deneysel oyunlar olarak kalacağını da unutmamak gerekir. Neyse… Belki sırf bu konuyla ilgili ayrı bir makale yazarım bir ara.

Asıl konumuza dönecek olursak; bence hikaye evreni, oyun yöneticisinden ziyade oyuncuları ilgilendiren bir husustur. Eğer oyun yöneticisi senaryosunu yukarıda anlattığım bilinçte yazmışsa zaten onun için pek bir şey değişmez. Mesela Star Wars’u düşünün. Sizce senaryodaki bilimkurgu teması kaldırılıp yerine İkinci Dünya Savaşı teması kullansanız hikaye bir şey kaybeder mi? Darth Vader yerine bir Nazi subayı “I AM YOUR FATHER!” dese hikayenin etkileyiciliği daha mı az olur sanki? Hayır!

Daha fazla Star Wars alternatif tasarımı için: http://sillof.com/

Demeye çalıştığım şu ki; oyun yöneticisi, vermek istediği mesajı verebildiği ya da oyuncularını etkileyebildiğini düşündüğü müddetçe oyunun hangi hikaye evreni ya da türde oynattığını pek önemsememelidir. Fakat oyuncular hikayenin nasıl olduğunu oynamadan bilemezler. Tıpkı bir filmin posterine ya da bir kitabın kapağına baktıkları gibi, masasına oturacakları rol yapma oyununun hikaye evrenine bakarlar. Dolayısıyla bir oyun yöneticisi hikaye evrenini seçerken kendini değil, oyuncularının önceliklerini göz önüne alarak seçimini yapmalıdır.

Bir süper kahraman türü rol yapma oyunundan bahsediyorsak, evren seçimi olarak üç farklı kategoride seçeneğiniz olacaktır:

Çizgi Roman ya da Dizi Evrenleri

İşin aslı, daha işin başında oyuncularınıza süper kahraman temalı bir oyun oynatacağınızı söylediğinizde genelde ilk anladıkları Marvel ya da DC gibi bildik evrenlerde oynayacakları olur. Hatta muhtemelen sizin de aklınızdaki budur. Eğer oynatmayı planladığınız bir convention oyunuysa mutlaka çizgi roman evrenlerinden birini kullanın. Zira diğer iki alternatifi convention ortamında açıklayabilmenize neredeyse imkan yok!

Bildik bir çizgi roman evreninde oynatmanın en büyük avantajı; oyunculara evren konusunda çok az şey anlatmak zorunda kalmanız olacaktır. Bugünlerde, on yıl öncesine nazaran masanıza oturan oyuncuların çizgi roman evrenleri hakkındaki bilgileri çok daha fazla. Hatta bizimki gibi alt kültür siteleri sağ olsun, biraz şanslıysanız aralarında sinema ya da dizi filmlerle çizgi roman evrenleri arasındaki farkları öğrenmiş olanlar bile çıkabilir. Yani siz hikayenize rahat rahat odaklanırken, oyuncularınız da hayranı oldukları karakterleri canlandırma şansı yakaladıkları için mutlu mesut oyuna dahil olur ve sonsuza birlikte kadar mutlu yaşarsınız. Tabi her şey yolunda giderse…

Hikayenin tadını çıkartmak bu olsa gerek.

Çizgi roman evrenleri konusunda yaşayabileceğiniz en büyük sorun; Marvel ve DC’nin yarım asrı geçkin tarihçeleri olacaktır. Eğer masanızda oynattığınız hikayedeki her şeyin birebir çizgi romandakilerle örtüşmemesine takmış bir (ya da daha kötüsü; birden fazla) çizgi roman takipçisi varsa ve sürekli anlattıklarınıza itiraz ediyorsa çok ciddi bir sorununuz var demektir. Çözüm aslında çok zor değil. Bunlar gerçekten çizgi romanlar hakkında bilgili insanlarsa, çokluevrenlerden de haberdarlar demektir. Oynatacağınız oyunun başında basitçe bunun bir alternatif evren olduğunu açıklarsanız zaten itiraz etmeyi keserler. Eğer ki, söz konusu kişiler bu aralar mantar gibi türeyen, çizgi romanlar hakkında kısıtlı bilgisine rağmen atıp tutan tiplerdense o vakit işiniz daha zor. Zira önce çokluevren nedir, ne değildir onu öğretmeniz gerekecektir. Bizzat kaleme aldığım Marvel Çokluevren Dosyası‘nın bu konuda size faydası dokunabilir. Hatta belki sorun çıkaran oyuncularınız da bu vesileyle çizgi romanlarla sinema filmlerinin neden bu kadar farklı olduğunu da öğrenebilirler. Kim bilir? Belki de her film çıkışı homurdanmaktan vazgeçmelerini sağlayarak topluma büyük bir hizmette bulunmuş bile olabilirsiniz.