Böyle durumlarda daha tecrübeli olanların lavukluğu bırakıp, pasif karakterler yaratması, oyunda da DM’e saygı gösterip baltalamayı düşünmemesi gerekir. Mümkünse tavsiye ve eleştirilerini oyun sonrası ve birebir olarak iletmeli, sağda solda arkasından konuşmamalıdır. Bu konuda, başkasının oyununda oynarken elimden geldiğince dikkat ederim mesela.

Masada, oyunla hiç alakası olmayan sebeplerden morali bozuk bir kişi olabilir. Belki bu kişi sağlık sorunları bile yaşıyor olabilir. Çoğu zaman oyunda tehlikeli yerlere giden, normal kişilerin yaşamadığı büyük olaylar yaşayan kişileri oynuyoruz. Yanlış bir söz, yanlış bir taktik karakterlerimizin ölümüne yol açabilir ve hikayeyi erkenden sonlandırabilir. Böyle durumlarda sorumluluk, kötü haldeyken gelen kişidedir. Oyunda saçmalayacağınız kadar kötüyseniz o günkü oyunu ertelemeyi düşünebilirsiniz. Eğer ertelenmeyecek durumdaysa da, durumunuzu belirtip biraz anlayış bekleyebilir ve diğer kişilere ayak uydurmayı düşünebilirsiniz. Tabi, masadaki diğer kişilerin de bu durumda olanın üstüne gitmemesi lazım. Sonuçta bu oyun her şeyden önce “arkadaşlarımızla” oynanan bir oyun ve bizim eğlencemiz için kimsenin zor durumda kalmaması lazım. İyi hissetmiyorsa, önce iyileşsin. Sonra istediğiniz kadar oyun oynanır.

Son olarak; oyunu oynatma tarzınızla ya da kullandığınız sistemle ilgili söylemedikleri eleştirileri olan oyuncular, oyunu kendi istedikleri noktaya çekmek için biraz durumu zorlayabilir. Politik oyun seven bir kişi, çok savaş döndü diye konuşmaları uzatmaya çalışabilir, çok betimleme seven kişiye yeterince açıklama yapmadıysanız bıktırana kadar sorular sorup kafasında canlandırmaya çalışabilir, savaş seven oyuncu sağa sola saldırabilir, Modern dünyada oyun oynamak isteyen kişi D&D oyununda tüfek ya da cep telefonu icat etmeye çalışabilir. Böyle durumlarda, eleştiriye açık olduğunuzu gösterin ve gerçekten de eleştiriye açık olun. Eğer başka bir oyun oynanması isteniyorsa, bunu konuşup o tarz bir oyun tasarlamaya bakabilirsiniz. Gerekirse hikayeyi ya da sistemi değiştirebilirsiniz. Bunu, mevcut hikayeyi (ve yaptığınız hazırlıkları) çöpe atmadan yapmanın yolu varsa onu da deneyebilirsiniz ya da komple başka bir oyun açıp baştan başlayabilirsiniz. Hevesli oyuncular her zaman DM’i de gaza getireceği için, bitirdiğiniz oyunun yerine gelen çoğu zaman daha iyi olacaktır.

Not: Yazıyı yayınlamadan önce özel istekle gelen bir şeye değinmek istiyorum. O da, oyuncunun her isteğini yapan DM’ler meselesi. Oyuncunun her isteğini yerine getirmenizde sıkıntı yok. Ama bunu “kazanmalarını” sağlamanız gerekir. Sürekli kendini soktuğu dertlerden DM tarafından kurtarılan, yolun ortasında +3 kılıç bulan, her yaptığı yanına kar kalan oyuncular, hikayeye kendilerini vermez ve çirkin bir bilgisayar oyunu oynuyor gibi oynamaya başlar. Böyle bir oyun belki günübirlik eğlence için güzel olabilir ama, uzun süren oyunlarda böyle bir saçmalıktan keyif alacak kimseyi tanımadım. DM’likte önemli bir kriter var: “Oyuncuyu öldürmeden zorlayacak şeyler tasarlamak”. Bunu yaparsanız, herkesin oyundan aldığı keyfin katlanarak arttığını göreceksiniz. Hem oyun içi, hem oyun dışı çalışıp kazandığı şeyleri herkes daha değerli bulur.

Sorunlu oyuncular ve oyunları incelediğimiz yazının sonuna geldik. Umarım faydalı bir yazı olmuştur. İyi eğlenceler.