Sonuç olarak, daha önceki yazılarımdan birinde de dile getirdiğim gibi; Star Trek sinema filmleri genellikle dizilerle aynı kadro tarafından çekildiği için, kendi ayakları üstünde duran yapımlar olmaktan ziyade, dizilerin duble bölümlerini andırır. Bu elbette kötü oldukları anlamına gelmez, ancak bu durumun prodüksiyon kalitesini olumsuz etkilediği de bir gerçektir. Ancak First Contact bu sorunu nispeten de olsa kırmayı başarmış bir yapımdır.

Data, Borg kraliçesi karşısında zor durumda(!)

Bana soracak olursanız Star Trek: First Contact, tüm Star Trek filmleri arasında Star Trek II: The Wrath of Khan ve Star Trek VI: Undiscovered Country ile birlikte çok özel bir yere sahiptir. Hatta biraz zorlayacak olursanız aralarında en iyisinin bu film olduğunu bile söyleyebilirim.

Filmle İlgili Anekdotlar:

Bu bölüme aman dikkat derim! Zira çok aman aman olmasa da filmle ilgili bir miktar spoiler verdim. Dolayısıyla bundan keyfi kaçabilecek olanlar yazıyı şimdi terk etse iyi olur.

• Filmin başındaki savaş sahnesinde Worf’un komuta ettiği Defiant adlı gemi, Star Trek: Deep Space Nine serisinde karşımıza çıkan prototip bir gemidir. Defiant, Federasyonun ürettiği ilk savaş gemisidir ve ünlü Cardassian, Gul Dukat’ın deyimiyle: Alfa Çeyreği’ndeki en güçlü gemidir. Muhtemelen Federasyon donanması, Enterprise gelene kadar Borg küpüne karşı Defiant sayesinde durabilmiştir.
• Worf filmin geçtiği zaman diliminde Deep Space Nine’de görev yapmaktaydı. Ancak Star Trek fanları tarafından çok sevildiği için filme bir şekilde dahil edilmesine karar verildi.
• Filme o dönemler yayını devam eden Star Trek: Voyager kadrosundan iki oyuncu konuk olmuştur. Revir sahnesindeki EMH rolünde Robert Picardo (Voyager’daki rolüyle “The Doctor”) ve Holodeck’te Borgları hemen girişte karşılayan işletmeci rolündeki Ethan Phillips (Voyager’daki Neelix).

Star Trek Voyager’dan misafir oyuncular: Ethan Phillips ve Robert Picardo

• Geçmişe gidip yok edilen Borg küresinin enkazı, 2003 yılında yayınlanan bir Star Trek: Enterprise bölümünde (s02e23) kazı çalışması sırasında kutuplarda bulunmuştur. “Regeneration” adlı bölüm, serinin en heyecanlı ve tedirgin edici hikayelerinden birine sahiptir. Her ne kadar isimlerinin Borg olduğunu o dönemlerde öğrenememiş olsalar da yaşanan zaman paradoksu sayesinde insanlarla Borgların ilk temasları aslında çok önce gerçekleşmiştir.
• Kaptan Picard’ın sinirlenerek kırdığı maket gemi, Enterprise 1701-D’dir. Bu hareket, bir önceki film olan Star Trek: Generation’a bir göndermedir. Zira filmde Enterprise 1701-D yok edilmiştir.

“Maket gemilerini kırdın.”

• Borg kraliçesi ilk defa bu filmde ortaya çıkmıştır. Daha sonraları Star Trek: Voyager’da da görünmüştür.
• Borgların küre şeklindeki gemileri de ilk defa bu filmde görünmüştür.