Suicide Squad – Analiz, Tahmin ve Anekdotlar

Azılı Suçlular Derken?

Suicide Squad, kökeni her ne kadar 1959’a dayanıyor olsa da, gerçek gelişimini çizgi roman tarihinde 70’ler sonu ve 90’lar başında konumlanan ve “Karanlık Çağ” adı verilen dönemde gösteren bir çizgi roman serisidir. Döneminin belirleyici özellikleri olan aşırı şiddet, karanlık ve yozlaşmış derin devlet temalarını içinde barındırmaktadır. Serideki temel fikir olan ve gerçek dünyada da bolca örneği bulunan devletlerin “kontrgerilla” kullanımı, süper suçlular kullanılarak çeşnilendirilmiş ve okuyucuya sunulmuştur.

ss-old

İşe film tarafından bakacak olursak, “azılı süper suçlulardan oluşan bir ekibi, ölüm riski yüksek göreve yollama” fikrini bir sinema filmine uyarlama kararı bence çok yerinde. Ancak anladığım kadarıyla “aman, bunu çoluk çocuk da izleyecek” kaygısıyla orijinal tema alabildiğine yumuşatılmış. Her ne kadar derin devletin filme yansıyan yüzü Amanda Waller, karakterleri azılı suçlu olarak tanımlamış olsa da, izlediğiniz sahnelerde hiçbir karakter kafamızda bu şekilde konumlanmıyor. Özellikle filmin başındaki hapishane sahnelerinde gardiyanlar tarafından eziyet edilen “kötü adamlarımıza” bir Shawshank Redemption empatisi kurmamak imkansız! Sanki dersiniz ki bu vatandaşlar aslında birer kader mahkumu, işte af falan çıkmasını bekliyorlar… Yazık…

Başrollerde Harley Quinn ve Will Smith

Başlık biraz tuhaf geldi değil mi? Hemen açıklayayım: Şimdi, eğri oturup doğru konuşacak olursak, hiç vicdan azabı çekmeden filmin baş rollerini aslında Margot Robbie (Harley Quinn) ve Will Smith (Deadshot)’in paylaştığını söyleyebiliriz. Hatta bu ikilinin 2015 yapımı Focus adlı filmde de başrolleri paylaştığını söylemeden geçmemek gerekir (IMDB puanı 6.6 olan, izlenesi bir film). Neyse, olaya izleyici tarafından bakacak olursak; Harley Quinn’i “kim canlandırırsa canlandırsın”, Will Smith ise “kimi canlandırırsa canlandırsın” başrol olacaktı. Açıklamaya Will Smith, yani nam-ı diğer Deadshot’tan başlayalım:

"Tanışalım mı? ^^"

“Tanışalım mı? ^^”

Bana soracak olursanız Will Smith, rol aldığı tüm filmlerde aynı karakteri (muhtemelen kendisini) canlandıran, vasatın az üstünde bir oyuncudur. Hatta bu cümleleri yazmadan hemen önce emin olmak için IMDB’den tüm rol aldığı filmlere şöyle bir göz attım. Man in Black’te “Will Smith hükümet ajanı olsa ne olurdu?”, Bad Boys’ta “Will Smith polis olsa ne olurdu?” Hancock’ta “Will Smith süper kahraman olsa ne olurdu?”, I am Legend’da “Will Smith dünyada sağ kalan son insan olsa ne olurdu?” sorularının cevaplarını bulabilirsiniz (Biz X jenerasyonunun ilkokulda okuduğu Ayşegül serisi gibi). Suicide Squad’da ise “Will Smith Deadshot olsaydı ne olurdu?” sorusunun cevabını alıyoruz (Bu merak ettiğiniz bir soru muydu, o ayrı konu elbette).

Diyeceğim o ki, sınırlı oyunculuk yeteneğine rağmen Will Smith bir şekilde rol aldığı filmlerin gişe başarısını bir noktaya kadar garantileyen bir oyuncu. Bunun birden fazla sebebi var elbette. Adamın sempatik bir tip olması bir yana, müzisyen kökenli olması (hiphop) ve Afro-Amerikan kitlenin kendisini benimsemiş olması çok önemli etkenler. Dolayısıyla Suicide Squad gibi riskli bir projede Smith’e yer verilmesi kesinlikle bir tesadüf değil! Dikkat ederseniz, Fantastic Four’da Johnny Storm rolünü Afro-Amerikan bir oyuncu olan Michael B. Jordan aldı diye ortalığı yıkan aynı fanlar, nedense Will Smith’in Deadshot oynaması konusunda pek bir direnç göstermedi! Elbette Deadshot’ın çok bilindik bir karakter olmaması da tepkilerin şiddetini azaltmış olabilir.

Will Smith kostüm olarak Michael Rowe'dan daha çok benziyor sanki ne dersiniz?

Will Smith kostüm olarak Michael Rowe’dan daha çok benziyor sanki ne dersiniz?

Şimdiye kadar çizgi romanlar haricinde sadece Arrow adlı dizinin birkaç bölümünde vasat bir oyuncu olan Michael Rowe’un canlandırdığı bir Deadshot uyarlaması izlemiştik. Will Smith’in Deadshot’ı, Michael Rowe’unkine nazaran bir hayli yumuşatılmış. Gözünü kırpmadan para karşılığı adam öldüren bir kiralık katil olan Deadshot, alabildiğine sempatik gösterilmiş. Evet, psikopat katillerin ailelerine olan aşırı bağlılıkları bilinmedik bir şey değil, ama Deadshot’ın Punisher kıvamında bir anti-kahraman gibi gösterilmesini garipsememek çok güç! Elbette Will Smith’in karakteri başka türlü canlandırabilmesine pek imkan yoktu. Daha doğrusu Deadshot, Will Smith’i ancak böyle canlandırabilirdi! Sanırım anladınız siz ne demek istediğimi…

Yorumlar